Siber risk transferinin geleceğini keşfedin: Howden Re’nin raporu, yeni trendler ve çözümlerle ilgili bilgiler sunuyor.
Howden’ın reasürans, sermaye piyasaları ve stratejik danışmanlık kolu Howden Re, siber risk transferinin geleceğini inceleyen ve sürdürülebilir, ölçeklenebilir bir piyasa oluşturmak için gerekli yapısal değişiklikleri özetleyen Into the Cyberverse adlı kapsamlı bir rapor yayımladı. Bu rapor, siber hasarların reasürans ekosisteminde nasıl hareket ettiğini değerlendiriyor ve olasılıksal ile sabit yıpranma yöntemlerini kullanarak çeşitli senaryolar üzerinden program performansını analiz ediyor.
Raporda kullanılan metodolojiler, reasürans etkinliğine dair daha net bir bakış açısı sunmakta ve paydaşların sistemik siber risklerin farklı teminat seviyelerindeki sigortacılar üzerindeki potansiyel etkisini anlamalarına yardımcı olmaktadır. Temel çıkarım açık: Satıcı modellerinde önemli ilerlemeler, ürün inovasyonu ve analitik yatırıma daha güçlü bir odaklanma, siber sigorta endüstrisinin büyümesini desteklemek için gereklidir.
Howden Re Küresel Siber Başkanı Luke Foord-Kelcey, “Siber, çeşitlendirilmiş reasürans ürün teklifleri ile farklı bir varlık sınıfı olarak olgunlaşıyor. Bu rapor, siber reasürans alıcı ve satıcılarının sistemik siber riski yönetme konusunda artan güvenini yansıtmaktadır,” dedi. Yine de sedanlar, risk transferi verimliliğini en üst düzeye çıkarmak için reasürans satın alma stratejilerini eleştirel ve bütünsel olarak değerlendirmeye devam etmeli, risk toleransları ve daha geniş portföy hedefleriyle uyum sağlamalıdır.
Howden Re’nin piyasa analizi, mevcut ürün çeşitliliği artarken ve reasürörler risk üstlenmeye daha istekli hale gelirken, piyasadaki yoğunlaşma seviyesinin oldukça yüksek olduğunu göstermektedir. İlk beş reasürör siber brüt yazılan primin %62’sini, ilk on reasürör ise %87’sini kontrol etmektedir. Bu tür bir yoğunlaşma, çeşitlendirme fırsatlarını sınırlayabilir ve sektörün giderek daha karmaşık ve değişken hale gelen hasar durumlarını yönetme kapasitesini engelleyebilir.
Aynı zamanda, taşıyıcılar daha fazla prim tutmaya ve oransal olmayan yapılar aracılığıyla kuyruk riski korumasına öncelik vermeye odaklandığından, ortalama kota payı devri son beş yılda %57’den %45’e düşmüştür. Bu eğilimin, toplam ve olay bazlı hasarlar geleneksel teminatların sınırlarını zorladıkça hızlanması beklenmektedir. Sonuç olarak, reasürörler portföylerinde artan oransal olmayan risk konsantrasyonunu idare etmek için daha fazla retrosesyon kapasitesine ihtiyaç duyacaklardır.
Into the Cyberverse, küresel siber primlerin 30 milyar ABD dolarına ulaştığı ve bölüşmesiz reasüransın devredilen primlerin önemli bir bölümünü oluşturduğu bir gelecek senaryosunun ana hatlarını çizmektedir. Rapor, 200 yılda 1’lik bir toplam aşılma olasılığı olayı için hasar oranlarının bugünün %272’sine kıyasla nasıl %326’ya yükselebileceğinin altını çizmekte ve inovasyon ile sermaye yönetimi stratejilerine duyulan ihtiyacı daha da vurgulamaktadır.
Rapor ayrıca, siber felaket kayıplarının büyük kısmını kimin üstleneceğini de incelemektedir. Model tabanlı ve yıpratıcı bakış açılarını birleştiren analiz, sigortacıların ve reasürörlerin tipik olarak 200 yılda 1 geri dönüş periyoduna kadar olan hasarları paylaştıklarını göstermektedir. Ancak, bu noktanın ötesinde, yapısal limitler ve kota payı üst sınırları, yükün daha büyük bir kısmını sigortacıların üzerine yıkmaktadır. Bu dinamikler, reasürörlerin daha yüksek ön giderler ve daha düşük gider oranları nedeniyle daha fazla risk üstlenmesiyle, satın alma maliyetleri nedeniyle daha da karmaşık hale gelmektedir.
Howden Re Stratejik Danışmanlık Başkanı David Flandro, “Into the Cyberverse, yarının siber piyasasının sermaye kadar içgörüden de güç alacağını açıkça ortaya koymaktadır. Sağlam modeller, daha zengin veriler ve gelişmiş analitik, yeni kapasitenin kilidini açacak, yeni katılımcıları çekecek ve birikim riskini kontrol altına alacak motorlardır,” dedi. Programları hem olasılıksal hem de sabit yıpranma mercekleri aracılığıyla stres testine tabi tutan analizimiz, oynaklığın gerçekte nerede bulunduğunu tespit ediyor ve yenilikçi yapıların büyümeyi nasıl sürdürülebilir bir zeminde tutabileceğini gösteriyor.
Rapor ayrıca siber sigorta primlerinin %36’sının şu anda reasürörlere devredildiğini ve bu miktarın yalnızca %7’sinin retrosesyonerlere aktarıldığını vurgulamaktadır. Bu tutarsızlık, retrosesyon piyasasında daha fazla büyüme potansiyeline işaret etmektedir. Reasürörlerin bölüşmeli yapılardan giderek uzaklaşması ve piyasaya yeni giren şirketlerin bu yıl siber reasürans primlerine 250 milyon ABD doları daha eklemesiyle piyasa daha rekabetçi hale gelmektedir. Ayrıca, her bir taşıyıcının kendine özgü riskleri ve risk iştahıyla uyumlu özelleştirilmiş yapılara daha fazla önem verilmektedir.
Yorum Yap